Sanallaştırma hakkında bilmeniz gereken 10 şey

Sanallaştırma terimi son birkaç yıl içerisinde BT dünyasında oldukça moda haline gelmiş bir terimdir. 1 Mart’ta Windows Server 2008’in piyasaya sürülmesi ile birlikte bu popülarite daha da büyümüştür. Microsoft, 6 ay içerisinde Hyper-V sanallaştırma bileşeninin (resmi olarak Viridian denilen) de piyasaya çıkacağı vaadinde bulunmuştu. Tabii ki, sanallaştırma konusunda VMWare ve Citrix/XenSource ile ilgili katı rekabetin yanı sıra Microsoft’un önceden de Sanal Sunucusu ve Sanal PC’si vardı.

Tüm bu seçeneklerle birlikte, sanallaştırmaya cesur bir girişimde bulunmak gereğinden büyük ve kafa karıştırıcı bir adım olabilir. İşte bu makalede bir tertip planı yapmaya başlamadan önce sanallaştırma ve sanallaştırma yazılımı hakkında bilmeniz gereken birkaç şey üzerinde duracağız.

1: Sanallaştırma, içerdiği pek çok anlamla geniş bir terimdir

Sanallaştırma yazılımı bir dizi farklı amaçla kullanılabilir. Tek bir fiziksel makine üzerinde birden fazla mantıksal sunucuyu çalıştıran sunucu konsolidasyonu, donanım giderlerinden tasarruf yapmanın ve destek ve yönetim işlerini kolaylaştırmanın yaygın olarak tercih edilen yollarından biridir. Ve bu makalede bizim esas olarak üzerinde durduğumuz konu budur. Öte yandan diğer kullanımlar şunları içerir:

  • Eğitim amaçlı veya yazılım veya donanım desteği için bir Sanal Makinede istemci işletim sistemlerini çalıştırmak için masaüstü sanallaştırma.
  • Yeni yazılımları, yamaları, vb. üretim ağınızda kullanıma sokmadan önce test etmenin maliyet etkin bir yolunu sunan sanal test ortamları.
  • Bir lokasyonda bir uygulama çalıştırırken diğer bir lokasyondan aynı uygulamayı kontrol etmenize, işleme sürecinin bir sunucu üzerinde gerçekleştirilmesine ve sadece grafik ve nihai kullanıcı G/Ç öğelerinin nihai istemcide işlenmesine olanak tanıyan sunum sanallaştırma.
  • Uygulamaların, istemci makinelere yüklenmeksizin çalıştırılabilmesi için uygulama konfigürasyon katmanını işletim sisteminden ayıran uygulama sanallaştırma.
  • Fiziksel sunuculardaki hard disklere bağımlı olmaktansa sanal sunucular için depolama imkanı sağlayan bir SAN çözümünün kullanılmasını sağlayan bellek sanallaştırma .

2: Tüm Sanal Makine (Virtual Machine) yazılımları eşdeğerde değildir

Geniş bir sanallaştırma programı dizisi mevcut durumdadır ve ihtiyaç duyduğunuz program veya programlar tam olarak ne yapmak istediğinize bağlıdır. Masaüstü işletim sisteminizin üzerinde farklı bir işletim sistemi çalıştıran bir sanal makine çalıştırmak isteyebilir veya bazı uygulamalarınızın işletim sistemlerinden birinde çalışmayacak olması nedeniyle yeni bir işletim sistemini denemek isteyebilirsiniz.

Örneğin, masaüstü işletim sistemi olarak Windows XP’yi kullanıyorsanız, bir sanal makineye, özelliklerini tanımak amacıyla Vista yükleyebilirsiniz. Ya da, eğer Vista kullanıyorsanız fakat ara sıra kullanmanız gereken ve Vista ile uyumlu olmayan bir uygulama varsa, o uygulamanın yüklü olduğu bir sanal makinede XP’yi çalıştırabiliriniz. Bu gibi basit kullanımlar için, VMWare Workstation veya Microsoft’s Virtual PC gibi düşük maliyetli veya ücretsiz bir sanal makine programı işinizi görecektir.

Diğer taraftan, çeşitli sunucuları birleştirmeniz gerekiyorsa ve bu nedenle gelişmiş yönetim özelliklerinin yanı sıra maksimum ölçeklenebilirlik ve güvenlik gereksinimi duyuyorsanız, VMWare’s ESX Servers, Microsoft’s Virtual Server veya (eğer mümkünse) Windows Server 2008’de Hyper-V rolü gibi daha sağlam bir sanal makine çözümünü tercih etmelisiniz. Görece daha basit sanallaştırma tasarılarınız için, ücretsiz olarak edinilebilen VMWare Server’ı kullanabilirsiniz.

3: İlk olarak lisans koşullarını kontrol edin!

Lisans konusu söz konusu olduğu sürece, pek çok yazılım satıcısı bir sanal makinenin fiziksel bir makineden farksız olduğunu göz önünde bulundurur. Diğer bir deyişle, ister ayrı bir fiziksel makineye yüklemiş olun isterseniz aynı makine üzerinde sanal bir makineye yüklemiş olun (fark etmez) her iki durumda da işletim sisteminizin veya herhangi bir uygulamanın her aşamasında ve anında bir yazılım lisansına ihtiyaç duyacaksınız.

Sanallaştırma ile ilgili olarak ya misafir ya da ana işletim sisteminin EULA’sında da kimi sınırlandırmalar söz konusu olabilir. Örnek vermek gerekirse, Windows Vista piyasaya çıktığında, sanal makinelerdeki işletim sistemlerini çalıştıran Home Basic ve Home Premium versiyonlarının lisans sözleşmeleri yasaklıydı ama Microsoft müşteri girdilerine cevaben bu lisans koşullarını değiştirdi.

Windows Server 2008’in EULA’sı sürüme bağlı olarak işletim sistemi üzerinde çalıştırılabilen belirli sayıda sanal görüntü sağlamaktadır. Bu, Web sürümünde sıfır, Standart sürümde bir, Şirket sürümünde dört ve Datacenter ve Itanium sürümlerinde sınırsız sayıda olmak üzere farklılaşmaktadır

4: Uygulamalarınızın desteklendiğinden emin olun

İlk elden dikkate alınması gereken diğer bir nokta, uygulama satıcısının ilgili uygulamanın sanal bir makinede çalışmasını destekleyip desteklemediğidir. Sanal makinelere benzetilmiş soysal donanımlar (emulated generic hardware) kullandığı ve gerçek donanıma erişim imkanı sağlamadığı için, sanal makinelerde çalıştırılan uygulamalar, örneğin takılı olan video karttı tam performansla kullanamayabilir veya ana işletim sistemine bağlı çevre birimlerin bazılarına bağlanamayabilir.

5: Sanallaştırma Windows’un sınırlarını aşmaktadır

Pek çok sanallaştırma teknolojisi vardır ve bunların bazıları Windos dışındaki işletim sistemlerinde çalışabilmektedir. Windows ana makine üzerinde kurulu sanal bir makinede Windows dışı misafir işletim sistemlerini çalıştırmanız da mümkündür. VMWare Linux üzerinde çalıştırılabilir ve Microsoft daha önce Macintosh için Sanal PC’nin bir sürümünü yapmıştı – fakat bunu Intel-temelli makineler için de kullanılabilir hale getirmedi. Parallels Desktop Mac OS X üzerindeki sanal makinelerin çalıştırılmasını destekler. Parallels Workstation Windows ve Linux’un çoğu sürümünü hem misafir hem de ana sistem olarak destekler. Parallels Virtuozzo ise hem Windows hem de Linux sürümlerinde kullanılabilen bie sunucu sanallaştırma opsiyonudur. Diğer sanallaştırma çözümleri şunlardır:

  • Linux için en popüler hipervizör çözümlerinden birisi olan Xen (şu anda sahibi Citrix).
  • Bir Mac üzerinde Windows’u veya Linux’u çalıştırmak için, QEMU açık kaynklı emülasyon yazılımına dayanan açık kaynaklı bir program olan Q.
  • Linux ortamında sanal sunucular oluşturmak için Open VZ.

6: Sanallaştırma güvenliği arttırabilir

Aynı işletim sistemi oluşumu üzerinde pek çok sunucu uygulaması çalıştırmak yerine, birbirinden bağımsız sanal makinelerde izole edilmiş sunucu rolleri belirlemek güvenliği arttırıcı bir rol oynayabilir. Ayrıca, bir güvenlik riski oluşturabilecek uygulamaları çalıştırabileceğiniz izole bir ortam (bir tür “kum havuzu”) yaratmak için bir sanal makine de kurabilirsiniz.

Sanal makineler genellikle “honeypotlar” ve “honeynetler” yaratmak için kullanılmaktadır. Bunlar, ava gelenleri avlamak (ve aynı zamanda avcıları gerçek üretim kaynaklarından başka yerlere yönlendirmek) niyetiyle bir üretim ortamını benzeştirmek üzere kurulmuş sitem veya bütünsel ağlardır.

7: Sanallaştırma, yıkım onarımında kullanılabilirliği ve çareleri arttırır

Sanal makine görüntülerinin yedeklenmesi ve geri yüklenmesi, önce işletim sisteminin ve uygulamaların yeniden yüklenmesini ve daha sonra verilerin geri yüklenmesini gerektiren geleneksel yıkım onarım yöntemlerine göre daha kolay ve hızlıdır. Bir donanım arızası durumunda, sanal makine aynı fiziksel makineye veya farklı bir makineye geri yüklenebilir. Aksama süresinin daha az olması daha yüksek kullanılabilirlik ve verimlilik anlamına gelir.

8: Sanal Makineler daha fazla kaynağa ihtiyaç duyar

Size aşikar görünebilir ama aynı anda ne kadar çok sanal makine çalıştırmak isterseniz o makine üzerinde o kadar fazla donanım kaynağına gereksinim duyarsınız. Çalıştırılan her sanal makine ve onun misafir işletim sistemi ve uygulamalar RAM ve işlemci çevrimlerini kullanır, bu nedenle uygun kaynakları her bir sanal makineye tahsis etmek için daha geniş kapasiteli belleklere veya bir veya iki tane hızlı işlemciye gereksinim duyarsınız.

Bir makine üzerinde kaynak gereksinimi duyan birden fazla sunucu çalıştırmak için, birden fazla işlemciyi ve yüksek kapasiteli RAM’i destekleyen donanıma sahip bir makineye gereksinim duyarsınız ve tüm bunları uygun bir şekilde işleyen bir ana işletim sistemi kullanmanız gerekir.

9: 64 bit 32 bitten daha iyi bir işleve sahiptir

Sunucu sanallaştırma için 64 bitlik bir işletim sistemi oluşturmaya özen gösterin. 64 bit işlemciler daha geniş bir bellek adres yüzeyini destekler ve Windows’un 64 bitlik işletim sistemleri, 32 bitlik muadillerine göre daha geniş kapasiteli RAM’leri ( ve bazı durumlarda daha fazla işlemciyi) destekler. Eğer sanallaştırma için Windows Server 2008’in Hyper-V rolünü kullanmayı düşünüyorsanız başka bir seçeneğiniz yok. Bu sadece işletim sisteminin x64 versiyonlarında mevcut durumda.

10: Sanallaştırma düzeninizi planlamak için pek çok kaynak mevcut

Sanallaştırma, oldukça geniş bir konu ve bu makalede sadece elinizde bulunan seçeneklere genel bir bakış sunmaya çalıştık. Neyse ki, sanallaştırma ile ilgili kavramlara ve bu uygulamanın faydalarına ilişkin pek çok kaynağa web üzerinden ulaşmanız mümkün. Ayrıca bu konuda bizim de makalelerimiz devam edecek…

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir